Site icon Bilimin Hafıza Çöplüğü

Bir Gizemli Sayının Sırları (Sıfır)

gizemli sayı sıfır

Nedir bu gizemli sayının sırları, Matematikte neden bu kadar önemlidir, belkide en önemli sayılardan birisi. Sıfır olmadan matematik nasıl birşey olurdu hiç düşündünüz mü?
Sayılar içerisinde en çok konuşulan, tarihi araştırılan ve pek çok konuda bilim adamlarına ilham kaynağı olan bir sayı. Sayı bu kadar önemli olunca tabi ki üzerinde konuşulacak çok şey oluyor.

Sıfır rakamı hem yokedici, hemde başlatıcıdır. Aynı zamanda boşluğu ve sonsuzluğu da ifade eder.
Sıfır rakamı yeni ufukların açılmasında çok büyük etkileri olan, ancak bir zamanlar şeytanın rakamı olarak suçlanmıştır.
Eski Yunan’ın mistik-felsefi düşüncesinde her rakamın belli bir değeri vardı ve bu değerler sistemi içinde boşluğu anlatan sıfır rakamına yer yoktu.

Nötr ya da başlangıç olarak kullanılan “sıfır rakamını kim buldu Tarihte ilk kimler kullanıldı. bu yazımızda bu gizemli sayının sırları üzerinde duracağız. yani sıfır ( 0 ) sayısının tarihi;

Sıfırın ( 0 )Tarihteki Gelişimi

Arapça kökenli bir kelime olan sıfır, “sıfr” sözcüğünden gelmektedir. Sifr kelmesi zamanla “zero” ya dönüşerek İngilizceye geçmiştir. Biz bu günkü haliyle kullanmadan önce ilk kullananlar M.Ö. 3000 yıllarında Mısırlılardır. Matematik tarımsal ve yaşamsal alanda bin yıllardır ihtiyaç duyulan bir bilimdir ve bu bilim ilk medeniyetlerden olan Mısırlılar tarafından geliştirilmeye başlamıştır. Tarımdaki ihtiyaçlarından dolay Mısırlılar da böyle bir simgeye ihtiyaç duymuşlardır.

Toplamada etkisiz, çarpmada yutan eleman olan, sayıların arasına veya sonuna gelerek 2 ve daha fazla basamaklı sayılar oluşturmamızı sağlayan bu gizemli sayının M.Ö. 700-500 yılları arasında Babilliler de ihtiyaç duymuş ve iki paralel çizgiden oluşan bir sembol ile kullanıldığı bilinmektedir.

Matematik biliminde büyük bir devrim yapan bu sayı, “0” harfine benzeyen bir harf şeklinde M.S. 2. yüz yılda ise Eski Yunan’da kullanılmıştır. Matematikçi ve gökbilimci Batlamyos da, astronomi yazılarında sıfıra benzeyen bu harfi kullanmıştır. Eski Yunanlılar yokluk anlamına gelen bir kavramın farkında olsalar da, bunu bir matematiksel rakam olarak kullanmadılar.

Sıfır rakamı Çin’de 8. yüzyılda ortaya çıktı. Büyük olasılıkla Hindistan’dan gelmişti. Sıfırı tanıyan bir başka eski uygarlık da Mayalardı. Bu rakamı kendi özel yazım biçimlerinde bir göz şeklinde çiziyorlardı. Ancak, Mayaların neden 0 rakamıyla ilgilendikleri bugün bile bir bilmecedir.
Çünkü, Maya hesap sistemi, sıfırın kullanılmasını gerektirmeyen bir sistemdi. Maya hesap sisteminde birli haneleri, 10’lu haneler yerine 20’li haneler, onları da 100’lü haneler izliyordu.

Noktayı “sunya” veya “sun-yabinde”, boşluk veya içi boş yuvarlağı da “kha” kelimesi ile adlandıran Hint bilginleri, boş kalan basamağa sembol olarak “daire” veya “nokta” şeklinde yeni bir simge verdiler. Bu sayı işareti, yani “0” veya “.” (nokta) anlamındaki işaret, miladın 400. yılında, ilk kez Hint yazılı eserleri içinde görülmeye başlar.

Matematik tarihi sıfırın ilk gerçek kullanıcısının Hintli matematikçi Brahmagupta olduğunu belirtir. Sıfır sayısını bu günkü kullanıma en yakın şekilde ilk defa M.S. 632 yılında Hindistan’da, Brahmagupta kullanmıştır. Matematikçi ve gökbilimci Brahmagupta, 0’ı sayı olarak kullanmanın haricinde, 0 ile matematiksel işlemler hakkında da çalışmalar yapmıştır. Ama bu işlemlerin sağlama ve kanıtlamalarına ulaşamaması nedeniyle, bu matematiksel bilgiye nasıl ulaştığı bilinmemektedir. Brahmagupta özellikle rakamların sıfıra bölünme işlemini bir türlü gerçekleştirememiştir.

Brahmagupta yazmış olduğu “Brahma-sphuta-siddhanta” (628) adlı eserinin 12. ve 18. bölümlerinde sıfırın aritmetik kuralları ve özelliklerini yazmıştır. Eserinde bazı sayıların çarpım algoritmalarına, karekök hesaplamalarına, kuadratik denklemlerin çözümlerine, dörtgenlerin köşegen ve kenar hesaplamalarına da değinir.

İslam Aleminde Sıfır

Şu andaki haliyle sıfır sayısının kullanılmasını sağlayan kişi M.S. 830 yıllarında Fars kökenli matematik ve gökbilimci Hârizmî’dir. Hârizmî, Hindistan’da bulunduğu dönemde Brahmagupta’nın çalışmalarından etkilenmiş ve bu sayıyı geliştirerek kullanmıştır. Sıfır ve diğer dokuz rakam ile aritmetik işlemlerin nasıl yapılacağını adım adım gösteren insandır. Ayrıca Harezmî “cebirin babası” olarak kabul edilen büyük bir matematikçidir. Harezmi’nin matematiğe en büyük katkısı, “El’Kitab’ül-Muhtasar fi Hısab’il Cebri ve’l-Mukabele” isimli cebir kavramını ve denklemsel hesaplamaları içeren kitabıdır. Bu kitabın orjinali şu an İngiltere Oxford, Bodlyn Kütüphanesinde bulunmaktadır.
Harezmî ; Hindistan’daki sayıları ifade etmek için harfler veya heceler yerine basamaklı sayı sisteminin kullanılmasını görmüş, Latince olarak sunduğu Algoritmi de numero Indorum isimli kitabıyla da Batı dünyasına tanıtmıştır. ( Bu kitap Kitab-ul-Muhtasar fil-Hisab-il-Hindi isimli orjinal haliyle Cambridge Üniversitesi Kütüphanesi’nde bulunmaktadır.)

Gizemli Sayı Sıfır Avrupada

Avrupa’da ilk defa, Hint-Arap sayıları ile ilgilenen Leonardo Fibonacci tarafından kullanılmıştır. M.S 1200’lü yıllara denk gelen bu olayın ardından Avrupa’da sıfır hızla kullanılmaya başlanmıştır. Hem Roma rakamlarının, hem Arap sayılarının bir arada kullanılmaya başlaması Avrupa’da bir karmaşayı da ortaya çıkarmış, hatta 1299 yılında Floransa’da Arap rakamları ve özellikle sıfırın kullanılması yasaklanmıştır. Bunun nedeni çok kullanılmayan bu rakamın ticarette zorluklar çıkarması olarak belirtilmiştir. Ama hesap ve kullanım olarak büyük bir kolaylık sağlayan bu rakam tüccarlar tarafından ısrarla kullanılmaya devam etmiştir. Bu rakamın Avrupa ticaretinde kullanılmaya başlaması ile her geçen yıl yaygınlaşmış ve şu anda sorgulamadığımız rakamlarımızdan biri oluvermiştir.

Sıfır rakamı hem yokedici, hemde başlatıcıdır. Aynı zamanda boşluğu ve sonsuzluğu da ifade eder.
Sıfır rakamı yeni ufukların açılmasında çok büyük etkileri olan, ancak bir zamanlar şeytanın rakamı olarak suçlanmıştır.
Eski Yunan’ın mistik-felsefi düşüncesinde her rakamın belli bir değeri vardı ve bu değerler sistemi içinde boşluğu anlatan sıfır rakamına yer yoktu.

Exit mobile version