Savaş gittiği her yere ölüm ve yıkım getirir. Fakat aynı zamanda, savaş dönemleri de şu anda her gün kullandığımız bazı günlük icatlara öncülük etmiştir. Savaşlar ortaya çıktığında, mucitler, kurtuluş ve başarı için yeni icatları ortaya çıkarmak için beyinlerini bir araya getirmek zorunda kalırlar; Tarih boyunca pek çok buluş bu şekilde ortaya çıkmıştır.
DRONLAR:
Bir pilota ihtiyaç duyulmadan uçacak bir hava aracı çok tehlikeli olan bölgelerine uçabilir. Bu, kimsenin hayatını tehlikeye atmadan başarı demekti.
İnsansız uçağı 1916’da Amerikalı çift Peter Hewitt ve Elmer Sperry tarafından bulundu. Bu yeni buluş pek çok hatalarla doluydu. Bununla birlikte, ilk drone, yeterince güvenilir olmadığı için silah olarak kullanılması söz
konusu olduğunda amaca uygun değildi. Yine de, bugün bildiğimiz ve kullandığımız dronların ilk planıydı.
TANKLAR:
Tanklar uzun zamandır savaş makinelerinin hayati bir parçası olmuştur. Göz korkutucu görünüyordu ancak görevlerinde de pratiklerdi.
Tanklar icat edilmeden önce, askerler düşmanlarına saldırmadan korku içinde beklemek zorunda kaldıkları güvensiz pozisyonlara zorlanıyorlardı. Siper dışında herhangi bir barınak olmadan, genellikle zarar
görebiliyorlardır. En güçlü silahlar bile bu gibi durumlarda işe yaramaz oldu. Tanklar, zor arazileri kolayca geçebilecekleri şekilde geliştirilmiştir.
İlk tanklar savaşlarda kullanılan fillerdi, daha sonra Leonardo da Vinci, üstün hayal gücü ve başarılı çizimleriyle modern tankın ve zırhlı aracın bir taslağını ortaya koydu. 1915 birinci dünya şavası sırasında Churchill ‘in
desteği ile Swinton geniş bir mühendis ve teknisyen kadrosuyla ilk tankın şekil ve evsafını tespit etmiş ve üretime de geçilmişti.
BİLGİSAYARLAR :
Bilgisayarsız bir dünyayı kavrayamıyoruz, ancak İkinci Dünya Savaşı sırasında bugün bildiğimiz ürünlere yeniden şekil verildi ve şekillendirildiler. Burdan çıkan ana icatlardan biri Dev’di; ya da daha basit bir ifadeyle,
dünyanın ilk dijital bilgisayarı.
MİKRODALGA FIRINLAR :
Çoğunluğu II.Dünya Savaşı sırasında tanıtılan radar teknolojisini kullanarak, aldığımız birçok günlük makine var. Bu icatlardan biri geleneksel mikrodalgadır. 1939’da önde gelen üretici Raytheon’da çalışan bir fizikçi olan
Percy Spencer, MIT’deki Radyasyon Laboratuvarı tarafından kullanılabilecek radar ekipmanını geliştirmek için meslektaşlarıyla birlikte çalışmaktaydı.
Bu süre zarfında Spencer garip bir şeye rastladı; cebinde tuttuğu çikolatalar eriyordu. Deneylerini kendi ekipmanında yürütürken çikolatanın son derece hızlı eridiğini fark etti. Daha sonra teorisini diğer gıdalarla test etmeye
karar verdi. Başka deneylerden sonra mikrodalga icat edildi.
ANTİBİYOTİKLER VE PENİSİLİN:
II. Dünya Savaşı başladığında, yaralı askerlerin iyileşebilmesi için tıp ihtiyacı giderek arttı; özellikle ölümcül olabilecek herhangi bir enfeksiyon varsa iş ciddiydi. Bugün çok sık kullanılan penisilin bulan Avustralyalı bir bilim
adamı Howard Florey’di. Sir Alexander Fleming Nobel Ödülü kazandı. 1941’den sonra tıptaki bu atılım tüm dünyaya yayılmış ve tıbbın en büyük başarılarından biri olduğu kanıtlanmıştır.
KONSERVE GIDA :
Sıklıkla sahip oldukları geniş raf ömrü nedeniyle dolaplarınızda uzun süre kalmak ve tutmak için yararlı bir besindir. İnsanlar, savaş gibi bir şey yüzünden uzun süre evlerinde kalmak zorunda olurlarsa genellikle yiyecek
stoğu yaparlar. Birinci Dünya Savaşı’nda askerlerin buzdolabında veya başka bir kapta saklanmadan da uzun süre dayanacak yiyeceklere ihtiyaçları vardı. Ve imdada konserveler yetişti.
PASLANMAZ ÇELİKLER :
İngiliz askeri yetkilileri, silahlarının kolayca aşınmayacak bir maddeden yaparak mükemmelleştirilmesini istediler. İlk silahlar, bir mermi ateşlendiğinde hasar gören zayıf bir metalle yapılmışlardı. İngiliz askeri Harry Brearley,
bunun için en iyi malzemeyi bulmak için yola çıktı – paslanmaz çelik bulundu.
ÇAY POŞETLERİ:
Birinci Dünya Savaşı’ndan on yıl önce, bir çay tüccarı birkaç torba çay yapraklarını suya düşürdüğünde çay poşeti yanlışlıkla keşfedilmiş oldu. Bir Alman çay şirketi çay poşeti planını ele geçirdiğinde I. Dünya Savaşı’nda
kullanıldı, böylece siperlerde askerler çay içebiliyorlardı.
GÜNEŞ GÖZLÜKLERİ:
Güneş gözlüklerini Top Gun pilotlarına bağlayabiliyor olsanız da, sadece havalı görünmüyorlar. Güneşe doğru sürüş yeterince kötüdür, ancak güneşe doğru uçmak daha da kötüdür. Savaş sırasında ihtiyaç duyduyulan son
şey bir pilotun yeteneğini büyük ölçüde etkileyecek şeylerden kaçınmaktır. Böylece, havacı güneş gözlüğü 1930’ların ortalarında doğdu ve hala moda aksesuarı olarak giyiliyor.
YAZ SAATİ UYGULAMASI :
Bu sadece savaş nedeniyle yaratılmadı. Benjamin Franklin, doğal gün ışığından yararlanacak ve mum kullanımına yardımcı olacak bir sistem önermişti. I.Dünya Savaşı’nda ihtiyaç daha belirgin hale geldi. Alman yetkililer kısa süre sonra 1916’da ülke çapında çok fazla kömür kullandıklarını fark ettiler. Daha sonra, insanların uyanık olduğu saatlerde daha fazla gün ışığına izin vermek için saatlerin bir saat ileri hareket ettirilmesi önerildi. Bu nedenle, ısıtma ve aydınlatma talebi azaldı. Bu, Avrupa’ya yayıldı.