Esir Maddesi ve Ölümsüzlük Arayışları

Insanlar doğar, büyür, yaşlanır ve ölürler. Bu olgu her insanın bir gün bu mutlaka sonunda karşılaşacağı bir durumdur. Ancak bazı insanlar durumu kabullenmek istemez kendi yöntemlerini denerler. Simya ile uğraşmış Fulcanelli için ölümsüzlüğü bulduğu iddia edilir. Ayrıca nikola tesla’nın 5. Element yani esir maddesi hakkındaki görüşlerini ve daha fazlasını anlatacağız. Eğer ilginizi çektiyse lütfen yazıyı sonuna kadar okuyun çok ilginç konulara değineceğiz.

Gerçek adı bilinmeyen Fransız bir yazar ve simya ustası Fulcanelli lakaplı bir adam 20. Yüzyılın başlarında yaptığı çalışmalar ve 1922 yılında yayınladığı bir kitap ile kimyagerlerin dikkatlerini üzerine çeker. Taş önce ağaca sonra yıldıza nasıl dönüşür sorusu ile başlayan kitabında, atomu parçalamaktan nükleer enerjiden de bahsetmiştir. Katedrallerin gizemi isimli bu kitap simya hakkında birçok bilgi veriyor Fulcanelli’nin öğrencisi hocasından aldığı felsefe taşı ve öğrendiği bilgilerle 100 gram kurşunu altına çevirmeye başardığı öne sürülmüştür. Bu olayın ise bir gazhane de iki şahidin huzurunda gerçekleştiği anlatılıyor. Kitapta hatta öğrencisi 1926’da 80 yaşlarında olan bu Fulcanelli’nin 1953 yılında tekrar görüştüğünde 50 li yaşlarda bir adam olduğunu belirtmiştir.

Aradan geçen 30 yıla rağmen yaşlanmamış aksine gençleştiğini iddia etmiştir Fulcanelli sonraları her yerde aranmış ancak hiçbir şekilde izine rastlanmamıştır. Hatta günümüzde heliopolis kardeşliği isimli bir grup bu öğretileri temel alarak simya çalışmalarına devam ettiği söylenmektedir simya ustası Fulcanelli’nin tüm dünyada üne kavuşmasından sonra fransız yazar tarafından kaleme alınan büyünün şafağa adlı kitapta Fulcanelli hakkında birçok ilginç bilgi bulunuyor .

Felsefe taşı ise simyacıların ortak noktasıdır. Filmlere ve dizilere konu olmuş bu taş sıradan madenleri değerli taşlara çevirebilen ve ölümsüzlük sağladığına ya da ömrü uzatma inanılan şeydir. Felsefe taşı ise ateş, su, hava ve toprağın hammaddesi ve her şeyin özü olan prima materyal diğer bir ifade ile eter veya esir maddesinden meydana geldiği söylenir. Esir maddesi ise nikola tesla tarafından övgüyle anlatılır. Hatta esir maddesinin sırrına ulaşabildiğimiz de yapabileceklerimizi şöyle sıralar.

Nikola Tesla’ ya göre insan esir maddesini anladığında istediği maddeye etere dönüştürebilir maddi ve sürekli türeyen enerji oluşturabilir. Dünyanın boyutunu değiştirebilir, mevsimleri kontrol edebilir, evrenin sınırları boyunca seyahat edebilir, ,yeni güneş, yeni yıldız, ısı ve ışık kaynağı üretmek için kontrol edebilir. İnsan kendisini sonsuz biçimlerde değiştirip geliştirebilir. Günümüz dünyasında ölümsüzlük, yaşamı uzatma çalışmaları ise hız kesmeden devam ediyor.

Bilim kurgu filmlerinde izlediğimiz bir çok teknoloji günümüz dünyasında kullanılmakta ya da geliştirilmektedir. Yani geçmişin bilim kurgusu içinde yaşıyoruz. Örneğin hafıza klonlama. Bu teknoloji ise gelecekte tüm bildiklerimizi sibernetik bir sisteme aktardığımız da bedenimiz yok olsa da hafızamı sibernetik bir ortamda ölümsüzleşebilir. Bu şimdilik bilimkurgu gibi görünse de yapılan çalışmalar böyle bir durumun gerçekleşebileceğini gösteriyor. Bir başka yöntem ise dondurulmak. Bilim kurgu filmlerin de izlediğimiz tüplerde uyuyan insanlar aslında günümüzde uygulanabilir durumda. Bu ise cryonics projesi kapsamında yürütülen bir proje tüm bedeniniz ya da sadece kafanız donduruluyor ve gelecekte uyandırılmak üzere eksi 192 derecede bir tüpün içine konuluyor. Gelecekte hastalığınızın çaresi bulunduğunda ya da geleceği görmek isteyenler için bir seçenek. Gelecekte uyandırılmak fikri çok sıradışı gibi görünsede, şu anda yüzlerce insan bu tüplerin içinde uyanacaklarıı günü bekliyor.

Peki Kur’an-ı Kerim ölümsüzlük konusunda ne demiş ;

Her nerede olursanız olun ölüm size yetişir, son derece sağlam kaleler içinde de bulunsanız yine kurtulamazsınız, onlara bir iyilik erişirse bu allah’tandır derler, bir kötülüğe uğrarsa bu senin yüzündendir derler. Ey muhammed de ki hepsi allah’tandır. Bu topluma ne oluyor ki hiç söz anlamaya yanaşmıyorlar ( nisa /78)

De ki eğer ölümden veya öldürülmekten kaçırırsanız kaçmak size asla fayda vermez vereceğini var saydınız takdirde de ancak pek az faydalandırılırsınız (ahzap/16)

Ahzap suresinde ancak pek az faydalandırılırsınız, ifadesi sonsuza kadar ölümsüzlükten bahsetmiyor, fakat emeklilerinde boşa çıkarılmayacağını söylüyor. bu bağlamda insan ömrü gelecekte çok daha uzun sürelere çıkabilir olarak yorumlanabilir mi.? Evrende gördüğümüz canlı veya cansız her şey eskime veya yaşlanma nedeniyle bir gün mutlaka yok olacaktır. En düzensiz enerji ise ısıdır ve bir gün gelecek tüm enerji ısıya dönüşecek ve bu da evrenin sonu olacağı anlamına gelir. Aynı zamanda bu termodinamiğin ikinci yasasıdır. Çünkü her şeyi düzensizliğe doğru gitmektedir.

Eski dünyanın bilim kurgusu içerisinde yaşıyoruz. Bilim insanları günümüzde geleceğin simyacıları olarak hız kesmeden çalışıyor. Birçok yenilik ve birçok buluş gerçekleşiyor. Fakat ölümsüzlük bulunsaydı, bir kimsenin ölmeyeceği bir dünya nasıl olurdu sizce yaşanılabilir bir yer olur muydu, hayal edin.

Dolayısıyla her ne kadar ölüm insan için korkunç bir son gibi görünse de güzel tasarlanmış bir icat denilebilir. Geçtiğimiz yıllarda hayatını kaybeden Steve Jobs tarafından yapılan bir konuşmada geçen şu sözlerle yazımızı sonlandıralım

‘’ ölüm faydalı fakat sadece entelektüel bir kavramdır. Hiç kimse ölmek istemez, cennete gitmek isteyenler bile oraya gitmek uğruna kimse ölümü göze almak istemez. Oysa ölüm hepimizin ortak sorunu ve şimdiye dek kimse ölümden kaçamamıştır. Aslında bunun böyle olması gerekir çünkü ölüm en güzel icatlarından biridir. Çünkü yenilere yer açmak için eskilerden kurtulmanın tek çaresi ölümdür. ”