Dünya’daki Canlıların Sonu Olabilecek Kozmolojik Felaketler

Dünya’daki Canlıların Sonu Olabilecek Kozmolojik Felaketler
Dünya’daki Canlıların Sonu Olabilecek Kozmolojik Felaketler

Oxford ve Harvard üniversitelerinden bilim insanları sonuçları Scientific Reports dergisinde yayımlanan araştırmada bu soruya cevap bulmaya çalıştı ve bu amaçla yeryüzündeki canlı hayatı tehdit eden kozmolojik üç olayın -devasa büyüklükte bir asteroidin Dünya’ya çarpması, süpernova ve gamma ışını patlamaları- olası etkilerini analiz etti. Yaşanacak bir felaketin canlılar üzerindeki etkisi düşünüldüğünde akla ilk olarak insan türü gelir.

Örneğin süpernova ve gamma ışını patlamaları sonucu oluşan yüksek enerjili radyasyon birçok canlı türü için öldürücüdür. Ayrıca bu ışınlar ozon tabakasının yok olmasına neden olabilir. Ozon tabakası yok olursa yerin yüzeyindeki canlıları yüksek enerjili radyasyondan koruyan kalkan ortadan kalkmış olur. Ancak denizde yaşayan bazı canlı türleri bu durumda da yaşamını devam ettirebilir. Örneğin tardigradlar (su ayısı olarak da isimlendirilir) bilinen en dayanıklı canlı türüdür. Suda yaşayan mikroskobik canlılar olan tardigradlar -272°C gibi dondurucu soğukta ve 150°C gibi yüksek sıcaklıkta bile yaşamlarını sürdürebilir.

Tardigradlar ayrıca okyanus tabanındakinden altı kat fazla basınca, vakum koşullarına ve yüksek radyasyona karşı dayanıklıdır. Bu nedenle uzayda bile yaşayabilirler. Ancak tardigradlar su olmadan zorlu koşullarda uzun süre hayatta kalamaz. Dünya üzerindeki en dayanıklı canlı türünün ortadan kalkması için Dünya üzerindeki suyun tamamının dolayısıyla bütün okyanusların buharlaşması gereklidir. Bunun için gereken enerji miktarı ise çok yüksek (yaklaşık 6×10 üzeri 26 joule yani dünyanın yıllık enerji tüketiminin bir milyon katı).

Oxford ve Harvard üniversitelerinden araştırmacılar Dünya üzerindeki suyun tamamının buharlaşmasına neden olabilecek şiddette kozmik bir olayın ne olabileceğini araştırdı. Dünya’ya çarpan bir asteroid tardigradların yok olmasına sebep olabilir mi? Dünya üzerindeki suyun tamamını buharlaşabilmesi için Dünya’ya çarpan asteroidin kütlesinin 1,7×10üzeri18 kg’dan fazla (yaklaşık olarak Plüton kadar) olması gerekiyor.

Güneş Sistemi’nde bu ölçekte olduğu bilinen yaklaşık 20 asteroid var. Ancak bu gökcisimlerinin hiç birinin Dünya ile çarpışabileceği ön görülmüyor. Evrendeki en güçlü kozmik olaylardan biri süpernova patlamalarıdır. Bilim insanları yeryüzündeki suyun tamamını buharlaştırabilecek güçte bir süpernova patlamasının Dünya’dan yaklaşık 0,13 ışık yılı uzakta (Güneş Sistemi’ni çevreleyen Oort Bulutu’nun sınırları içinde) gerçekleşmesi gerektiğini belirledi.

Bu, kozmolojik ölçekte değerlendirilirse süpernova patlamasının “yanı başımızda” gerçekleşmesi gerektiğini anlamına geliyor. Güneş Sistemi’ne en yakın yıldız Proxima Centauri ise yaklaşık 4,2 ışık yılı uzağımızda. Gözlemlenebilir evrendeki en parlak ışık parlamaları olan gamma ışını patlamaları süpernova patlamalarından yüzlerce kat daha güçlüdür.

Gamma ışını patlamaları çok kısa ömürlüdür (birkaç milisaniye ila birkaç saniye sürer) ve süpernova patlamalarından daha nadirdir. Gamma ışınları evrendeki en yüksek enerjili radyasyon türüdür. Bilim insanları gamma ışını patlamalarının yeryüzündeki suyun tamamının buharlaşmasını sağlayabilmesi için en fazla 45 ışık yılı uzağımızda gerçekleşmesi gerektiğini belirledi.

Bu mesafe aralığında bir gamma ışını patlamasının gerçekleşme olasılığı ise çok çok düşük (3,2×10-10/milyon yıl). Bu sonuçlar yeryüzündeki canlı yaşamın tahmin edebileceğimizden çok daha dayanıklı olduğunu gösteriyor.