Fıcıda yasayan filozof ama neden

Babası ile birlikte kalpazanlık yaptığı için doÄŸduÄŸu Sinop’tan Atina’ya sürgün edilen Diyojen… Öncülük ettiÄŸi felsefi görüşler ve oldukça mütezavı yaÅŸantısı düşünüldüğünde, bir kalpazan olabileceÄŸine inanmak pek kolay deÄŸil. Öyle ki bir fıçıyla yetinilip onun içinde geçirilen bir hayattan bahsediyoruz. Peki ama neden?

Diyojen’in hayatı, sefalet içinde baÅŸlayan bir hayat deÄŸildi. Babası Hicesias kuyumcu ve sarraftı, fakat Atina’ya sürgün edildikten sonra yaÅŸantısı tamamen deÄŸiÅŸti. Büyük zorluklarla karşı karşıya kalan Diyojen’in, farelerin yediklerini yiyemediÄŸi için onları kıskandığı söylenmektedir. Ä°ÅŸte felsefeye olan ilgisinin çıkış noktası, bu zorlu hayat koÅŸulları diyebiliriz.

Bilgelik öğrenmek için Antisthenes’in öğrencisi olduktan sonra hayata bakışı farklılaÅŸtı. Sokratesten ders almış olan Antisthenes’in Diyojen’e aktardığı öğretinin temelinde, kiÅŸinin kendine egemen olmasının, diÄŸer insanlara ve tutkulara bağımlılığı terk ederek yaÅŸamasının gerçek erdem olduÄŸu düşüncesi yatmaktadır. Diyojen’in varlıksız, yalnız, sade ve “doÄŸaya uygun” hayatı da bu öğretinin bir sonucudur. Rivayete göre sadece bir fıçısı ve tası olan Diyojen, çeÅŸmede avuçlarıyla su içen bir çocuÄŸu görünce sahip olduÄŸu tasın da fazlalık olduÄŸunu düşünerek onu atmıştır. Tüm gelenekleri, yapaylıkları, kaosu terk ederek asıl erdeme ulaşılacağını, varlık içinde bir hayatın mutluluk getirmediÄŸini, en kötü koÅŸullarda bile hür ve mutlu olunabileceÄŸini kabul etmek, Diyojen’in felsefesini oluÅŸturdu.